Uzun saatler geçirdiğimiz evimizde, estetik görünümden ödün vermeden ruh ve beden sağlığımızı da korumamızı sağlayacak bir aydınlatma düzeni kurmak, doğru aydınlatmayı oluşturmak anlamına geliyor. İşte bizi doğru ışıklandırma düzeni tasarlamaya götüren püf noktaları…

Antre

Evin giriş bölümünde genel aydınlatmanın yanı sıra duvara yönlendirilmiş bir ışık düzeni şık ve sıcak bir görünüm yaratmayı sağlar.

Koridor

Uzun bir koridorunuz varsa ışık kaynaklarını koridor boyunca dizmek estetik açıdan iyi bir görünüm sağlayacaktır Özellikle yan şeffaf aplikler kullanabilirsiniz. Özellikle dikkat edilmesi gereken, odalar ile koridor arasında çok fazla ışık farkı oluşturmamaktır.

Oturma odası ve salon

Yalnızca merkezi bir aydınlatma ile yetinmeyip farklı noktalardan aydınlatmalar sağlarsanız hem gölgeleri engellemiş hem de yaşadığınız mekanda etkileyici bir atmosfer yaratmış olursunuz. Duvarlardaki resimleri ya da küçük değerli eşyalarınızı resim aydınlatma aplikleri ile aydınlatarak odanıza değişik bir hava katabilirsiniz. Duvar apliklerinin montajının kolay olmadığı bir mekâna sahipseniz ayaklı lamba kullanarak da istediğiniz nokta üzerinde aydınlatma sağlayabilirsiniz. Odanızda sehpa ya da vitrin üzerinde bir-iki tane masa lambası da kullanabilirsiniz. Böylece odanın, olduğundan daha geniş ve ferah görünmesini sağlamış olursunuz. Oturma odanız ya da salonunuzda kitap okuyorsanız koltuğunuzun arkasına ya da yanına hem yüksekliği hem de ışık açısı ayarlanabilir ayaklı lamba koyabilirsiniz.

Yemek odası


Yemek odasında ana ışık yemek masasının üzerinde olmalıdır Ancak yükseklik seviyesini çok aşağıda tutmamak gerekir. Masadan yüksekliğin ortalama 60 cm olması uygundur. Dimmer kullanarak ışığın seviyesini ihtiyacınıza göre değiştirebilirsiniz. Yemek masanız cam ise ışığın cam üzerinde yansıması göz için rahatsız edici olabilin Bu durumda masa örtüsü kullanarak yansıma sorununu çözebilirsiniz.

Mutfak

Dolap içlerinin ve çevrenin iyi algılanabilmesi için tavanda geniş yüzeyli ışık yayıcı aygıtlar kullanılmalıdır. Eğer mutfak tavanınız yeterince yüksek değilse ya da merkezi bir aydınlatma istemiyorsanız, mutfağınızda tavan armatürleri kullanabilir ya da tavana yayılmış “down-lightlar kullanabilirsiniz. Ayrıca tezgah üstünün bölgesel olarak aydınlatılması gerekir. Bunun için mutfak dolaplarının altına aydınlatma elemanlarının yerleştirilmesi uygun olur.

Banyo

Lavabonun üzerindeki aynanın her iki tarafına konulan ışıklar şık bir genel aydınlatma sağlayabilir. Alternatif olarak aynanın hemen üzerine bir halojen down-light ya da flüoresan bir aydınlatma da koyabilirsiniz. Banyonun geri kalanında genel aydınlatma için de tavanda down-light ya da bir banyo tavan armatürü kullanabilirsiniz. Armatürün kaplama (galvaniz) yerine boyalı olanı daha uzun ömürlü olacağından tercih edilmelidir Aynca düşük voltajla (12V) çalışan armatürleri kullanmak, ürünün rutubete dayanıklı olarak üretildiğini gösteren IP etiketi olmasına dikkat etmek gerekir.

Yatak odası

Giyinmek ve soyunmak için merkezi bir aydınlatmaya ihtiyacınız olacaktır Bu ışığın yatağın hemen yanında bulunan bir anahtarla açılıp kapanabilmesi konfor açısından önemlidir Başucu aydınlatması duvardan, karyola üzerinde apliklerle ya da komodinler üzerine konulan aygıtlarla yapılabilir. Bu lambaların ışık seviyelerinin ayarlanabilir olması ve doğrudan göze gelmesinin önlenmesi önemlidir. Tuvalet masası aydınlatmasının aynanın her iki yanından

yapılması, kendinizi iyi görebilmenizi sağlarken yatak odasına da sıcak bir hava katar. Alternatif olarak aynanın her iki tarafına yerleştirilmiş masa lambaları da kullanılabilir.

Çalışma odası

Çalışma masasının üzerinde bulunan masa lambasının yanı sıra odada merkezi bir aydınlatma da kullanmak gerekir. Çünkü sadece masa lambasıyla çalışmak gözleri yorar. Bir duvar aydınlatması ya da ayaklı lamba tercih edilebilir. Masa lambasının yüksekliğinin ve ışık seviyesinin ayarlanabilir olması önemlidir. Bilgisayar kullanıyorsanız, gözlerinizin fazla yorulmasını önlemek amacıyla ortamı arkadan aydınlatacak ama ekranda da yansıma yapmayacak şekilde konumlandırılmış bir duvar aydınlatması ya da ayaklı lamba da tercih edebilirsiniz. Çocuk odası

Renklerin doğru algılanabilmesi için tüm nesnelerin renklerini gün ışığında olduğu gibi gösteren lambaları tercih etmek gerekin Okul çağındaki çocuklann göz sağ] iğim korumak ve gözlerinin yorulmasını engellemek için çalışma masalarının aydınlık olmasına ve ışığın yansıma yapmamasına özellikle dikkat etmek gerekin Odanın tavanında merkezi bir aydınlatma ve yatak başında bir masa lambası ya da bir duvar apliği tercih edilmelidir



Hayatımızın en güzel köşeleri olan biricik yaşam alanlarımız evlerimizi dekore ederken, aslında akla her zaman gelebilecek üç unsurdan yararlanılabilir, renk, desen, doku gibi unsurları evimizin hangi köşesinde ve nasıl kullanacağımızı öğrenebiliriz. Bu üç temel unsuru göz önünde bulundurarak mutfağınızın, salonunuzun, yalak odanızın ve evinizin diğer yaşam alanlarının genel görünümlerini baştan aşağıya değiştirebilirsiniz. Bu tavsiyemizi unutmayın, belki uygulamak islersiniz.

Öncelikle evinizi dekore ederken dikkat edeceğiniz en önemli nokta ışık olmalı, Evinizin tüm yaşam alanlarının dengeli bir biçimde aydınlanabilmesı için gerek gün ışığından gerekse aydınlatmalardan doğru bir şekilde yararlanabilmelisiniz. Evinizin içine giren ışık seviyesi pencerelerin büyüklüğü ile doğru orantılı olduğu kadar evin etrafında bulunan deniz, göl, ağaçlık alan ve binalardan yansıyan ışığın rengi ile de yakından ilgilidir. Mesela şehir merkezinde oturuyor ve gri yansımaların çok fazla olduğu bir bölgedeyseniz, odalarınızın duvarlarına parlak renkler kullanmamayı tercih edin. Çünkü çevreden gelen gri renklerin oluşturduğu yansımalar, parlak renklerde daha da fazla yansımaya yol açar ve oturma odanızda gözünüzü yoran bir parlaklığa sebep olur. Bunu önlemek için evinizi boyarken şehir renkleri olarak addedilen siyah, açık gri, beyaz veya lacivert gibi renklerden yaralanabilirsiniz. Bu renkler gelen parlak ışığı yutacağından evinizin içinde gözü rahatsız etmeyen loş yumuşak ve dengeli bir ışık yaratmış olacaksınız. Diğer yandan şehir merkezinden uzakta kır hayatı yaşayanlar ışığın doğal yansımalarından faydalanarak kendilerine bir renk konsepti oluşturabilir. Fazla aydınlık mekanlar sevenler için, eviniz bol ışık alıyorsa mobilyalarınızda beyaz rengi tercih edebilirsiniz. Böylece çok daha ferah bir ortama sahip olabilirsiniz.

Oturma odalarımız evlerimizin en sık kullanılan yeridir. Yemek alanı, oturma alanı, kitap okuma kösesi, oyun alanı gibi, pek çok farklı aktivıteye hizmet eden bu bölümlerde de doğanın essiz yansımalarını uygulayabilirsiniz, örneğin odanıza bir akvaryum alabilir, akvaryumu koyacağınız yerin etrafını doğal taşlarla dekore edebilirsiniz. Böylelikle doğadan bir canlıyı da evinize konuk etmiş olursunuz. Zeminlerde özellikle ahşap veya taş gibi doğal malzemeleri tercih edebilir, üzerlerine sereceğiniz el dokuması yün halı veya kilimlerle hoş bir kombine yaratmış olursunuz. Eğer doğallığınızdan vazgeçmeyen biri iseniz döşemeliklerde ve perdelerinizde tercihinizi keten, pamuklu kumaşlardan yana kullanabilirsiniz. Tabii döşemeliklerde veya perdelerinizde seçeceğiniz açık renkli veya dokulu kumaşlar, doğadaki çeşitliliği ve canlılığı yansıtmaları açısından iç mekan dekorasyonunda ideal bir seçimdir. Düz renklerden kaçınıp tercihlerinizi biraz daha eğri çizgilerden, karışık desenlerden, kısacası doğallıktan yana kullanırsanız, siz de doğal mükemmelliği keşfetmiş olursunuz.

Bir ev dekore edilirken genellikle birbirini tamamlayan, aynı tonlarda renkler kullanmak zorunda değilsiniz. İşten yorgun olarak geldiğiniz evinizde, her zaman bir rahatlık istersiniz. Bu şekilde dekore edilen evlerde bu rahatlığı bulmak biraz zorlaşır. Birbirine yakın sabit renkler seçmek yerine, farklı renk, desen ve dokulan kombine ederek çok daha huzurlu bir ortam yaratabilmeniz mümkün. Evinizde rahatlığı yakalamanın başlıca unsurlarından biri, biraz salaş, biraz simetrik, biraz asimetrik ve tamamen sıradanlıktan uzak çizgileri bir araya getirmektir. Şeker pembe tonlarında, kenarları doğal taslarla işlenmiş bir ipek perde ve yine şeker pembe rengine yakın tonlarda veya pembeyi tamamlayacak tonlarda, çiçek desenli bir duvar kağıdı evinizi bir kır evine dönüştürmenizde yardımcı olacaktır. Eger kır evi tarzından hoşlanmayanlardansanız, daha geometrik şekillere sahip bir duvar kağıdı, ekose kumaşlı perdeler de size bu konuda yardımcı olabilir.

Benzer şekilde diğer renk tonlarını kendinize tema olarak belirleyebilir, modern tarzdaki renkli tonları, çiçekli, çizgili desenleri karıştırarak evinizde farklı bir hareket sağlayabilirsiniz. Tüm bunların yanında etnik desenli bir halı ile veya dekoratif bir lamba ile içinizdeki ‘özgür çocuğu’ dışarıya çıkarabilirsiniz.



Brüt beton yüzeylerin boyanması:

Yüzeylere su atılarak kalıp yağı olup olmadığı kontrol edilir.
Yüzey tamamen kuruduktan sonra, yüzeye solvent esaslı astar uygulaması yapılır.
İstenen parlaklık sınıfındaki su bazlı iç veya dış cephe boyası iki kat olarak uygulanabilir.



Fiber çimento katkılı yüzeylere boya uygulanması:

Yüzeye aderansı yüksek solvent esaslı astar uygulanır. Bu tip yüzeylere su bazlı şeffaf karakterli astarlar kullanılmamalıdır.
İstenen parlaklık sınıfındaki su bazlı iç veya dış cephe boyası iki kat olarak uygulanabilir.


Glitolinli macun yüzeylere boya uygulaması:

Yağ esaslı bir malzemedir ve nefes alma kabiliyeti oldukça düşüktür.
Solventli astar kullanılarak yağ kusması engellenmelidir.
Çağ dışıdır, standardı yoktur.
Akrilik macun kullanılmalıdır.


Sorun: Sıvalı yüzeyde boyalarda kabarma ve dökülme, yüzeyde renk farkı yada renkte dalgalanma.

Sebep: Gerekli yüzey temizliği yapılmadan ve gevşek durumdaki sıva taneciklerini temizlemeden astar ve boya uygulaması yapılması.

Sebep: Astar kullanmadan boya uygulaması yapılması.

Çözüm: Zayıf sıva tanecikleri yüzeyden temizlenmelidir.

Boyanın yüzeyde aderansını güçlendirmek, homojen bir yüzey elde etmek için astar kullanılmalıdır. Ardından boya uygulaması yapılmalıdır.



Sorun: Saten alçılı yüzeylerde boyada yüzeyden soyulma, çatlama, örtücülük sorunu ve rulo izi oluşması.

Sebep: Saten alçılı yüzey üzerine astar kullanmadan boya uygulaması yapılması.

Sebep: Şeffaf karakterli astar kullanılması.

Çözüm: Saten alçının emici ve tozuma karakterli bir malzeme olması sebebiyle boya uygulamasına geçmeden önce mutlaka yüzey beyaz renkli astar ile bir kat astarlanmalıdır. Yüzey parlatan konsantre astarlardan kaçınılmalı. Renkler beyaz fon üzerinde daha gerçeğe yakındırlar.



Sorun: Boyanın çatlaması, toz halinde yüzeyden dökülmesi.

Sebep: +10°C ‘ ın altında ısılarda ve yüksek sıcaklıklarda, gece don tehlikesi altında boya uygulaması yapılması. Sebep: Sıva ya da şap betonu tam kurumadan boya uygulaması yapılması.

Sebep: Çok rüzgarlı havada uygulama yapılmaması.

Çözüm: Boya uygulamasından önce yüzey kuru ve ortam sıcaklığının +10°C nin mutlaka üzerinde olması gerekir. Bu şartlar sağlandığında uygun astar kullanıldıktan sonra boya uygulamasına geçilmelidir. Rüzgar olmamalıdır.



Sorun: Grenli boya uygulamalarında desen tutmaması.

Sebep: Aynı tip rulo veya aynı kişi ile uygulamanın sonlandırılmaması

Sebep: Direkt güneş ışığı veya rüzgar altında uygulama yapılması.

Sebep: Kullanılan boyanın inceltilmesi

Çözüm: Grenli boyalar inceltilmeden kullanılmalıdır. Uygulama aynı kişi tarafından, aynı tip rulo kullanılarak sonlandırılmalı, uygun hava koşullarında yapılmalıdır.



Sorun: Dış cephede tuz kusması oluşması.

Sebep: Beton veya sıva içindeki kimyasalların sızan su ile reaksiyona girmesi.

Çözüm: Cepheden su penetrasyonunu engelleyen alkali dayanımlı astar üzeri yüksek su itme eğilimli, su emişi az olan saf akrilik malzeme kullanılması.



Sorun: Brüt beton yüzeylerde aderans problemi

Sebep: Yüzeyde kalıp yağı olması. Yüzey porozite değerinin yüksekliği.

Sebep: Su bazlı astar tercih edilmesi

Çözüm: Yüzeydeki kalıp yağı temizlenmelidir. Yüzey kuruduktan sonra solvent esaslı astar ve boya uygulaması

yapılmalıdır.



Sorun: Kör cephelerde rulo izi, dalgalanma, desen farklılıkları oluşması.

Sebep: Uygulamaya verilen aralar ve hava durumu farklılıkları.

Çözüm: Fuga açılması. Bu sayede dekoratif görüntü elde edilir ve dar alanda uygulama yapılabilir.

Çözüm: En fazla 5 kata kadar olan cephelerde ara vermeksizin uygulamayı sonlandırmak.



Sorun: Küflenme.

Sebep: Yoğuşma oluşması. Sebep: Yüzeyin nemlenme eğilimi,

Sebep: Sentetik veya düşük kaliteli akrilik esaslı boya

Sebep: Alkali dayanımlı astar kullanılmaması.

Sebep: Yüzeyde var olan küf üzerine boya yapılması.

Çözümü: Yüksek kaliteli akrilik esaslı, antibakteriyel ve alkali dayanımlı boya kullanımı, Yüzey temizliği, nemli alanlarda havalandırma tesisatı yapılmalıdır.



Sorun: Kabarma

Sebep: Nemli veya ıslak yüzey

Sebep: Dış cepheden gelen nem.

Sebep: Yüksek nem ve rutubete maruz kalması.

Sebep: Nefes almayan, su buharı geçİrgensİz boya kullanımı

Çözümü: Yüzeyde raspalama ve zımparalama yapılmalı, astarlayarak kaliteli akrilik esaslı nefes alabilen boya ile tekrar boyanmalı.

Rutubetin kaynağını, mümkünse, ortadan kaldırılması.
Çatlaklar tamir edilmeli; havalandırma sağlamalı
Son kat boya uygulaması öncesi yüksek kaliteli astar kullanılmalı.


Sorun: Çatlama, Pullanma

Sebep: Yapışma zaafİyeti olan düşük kaliteli boya.

Sebep: Boyanın aşırı inceltilmesi veya aşırı dağıtılması

Sebep: Eksik yüzey hazırlığı. Sebep : Uygulama şartları

Çözüm: Yüzeyi zımparalayın ve köşeleri düzeltin. Gerekirse dolgu kullanılmalı.

Tekrar boyamadan önce astar uygulanmalı.
Üstün kaliteli astar ve son kat boya kullanımı.


Sorun: Kraterleşme

Sebep: Düşük kaliteli veya eski boya kullanımı.

Sebep: Hızlı boya uygulaması(Özellİkle rulo uyg.)

Sebep: Yanlış tüy uzunluğu olan rulo veya fırça kullanımı.

Sebep: Fazla tarama yapılması veya fırçalanması.

Çözümü: Kaliteli boya kullanımı.

Fazla fırçalama ve tarama yaptırmama
Raf ömrü dolmuş eski boya kullanmama.
Sorunlu yüzeyler tekrar boyanmadan önce mutlaka zımparalanmalı.


Sorun: Örtücülük

Sebep: Düşük kaliteli boya kullanımı.

Sebep: Yanlış karışım ve renklendirici kullanımı.

Sebep: Boyanın düşük ortücülük Özellikli organik pigmentler içermesi.

Sebep: İnceltme oranlarına uyulmaması

Çözümü: Yüzey mutlaka astarlanmalıdır. Yüksek kaliteli boya kullanılmalı ve malzemeye özgü inceltme oranlarına uyulmalıdır. Boyanın yayılma oranı için üreticinin sağladığı teknik föyü esas alınmalıdır. Uygulama şartlarına riayet esilmeli.

Ateşin keşfiyle başlayan daha konforlu yaşam serüveninde, alevin hareketli ışığı, günümüzde romantizmdeki hakimiyetini sürdürürken, sıcak yüzüyle de mekanları ısıtmaya devam ediyor.

İnsanoğlu, mükemmel ısı ve ışık kaynağı güneşin olmadığı veya yetersiz kaldığı durumlarda kullanmaya başladı; ısıyı. Ateşin keşfiyle başlayan daha konforlu yaşam serüveninde, alevin hareketli ışığı, günümüzde romantizmdeki hakimiyetini sürdürürken, sıcak yüzüyle de mekanları ısıtmaya devam ediyor. Isıtma alanındaki yeni tasarımlar ve teknolojik gelişmeler ise gerçekten heyecan verici.

Sobanın üstünde pişen kestanelerin eşsiz tadı hala dost sohbetlerinde antlsa da artık günümüzde en fazla kullanılan merkezi ısıtma sisteminin ilk örneklerinden oymalı döküm radyatörler bile yerini çoktan alüminyum ve panel radyatörlere bıraktı. Radyatörler de artık sadece ısıtma elemanı olarak değil, dekorasyonu tamamlayıcı bir unsur olarak kullanılıyor.

İster merkezi, ister kendi ev ya da dairenize yönelik lokal bir ısıtma sistemi kullanın, iyi ve doğru ısıtmanın öncelikli kuralı doğru bir ısı yalıtımı. İkinci kural ise ısıtma elemanının mekanın en soğuk bölgesine (ısı kaybının en çok olduğu bölge) yerleştirilmesidir.

Günümüzde mekanları ısıtmak için kullanılabilecek birçok dekoratif ısıtma sistemi bulunmakta.


RADYATÖRLER

Tercihiniz radyatörden yana ise; öncelikle az yer kaplamasına ve pratik bir şekilde temizlenmesine dikkat etmelisiniz. Bunların yanında, dekorasyonunuzla uyumlu ve şık olmasına veya işlevsel özelliklerine de bakarak tercihlerinizi belirleyebilirsiniz.

Radyatörler dışında ısınmayı tamamlayan bir diğer unsur ise kombi ve kazanlar. Isınma ve sıcak su ihtiyaçlarını karşılayan bu ürünler, geçmiş yıllara oranla çok daha az yer kaplıyor. Kombi ve kazan tercihlerinde ürünlerin teknik özelliklerine, ısıtılacak alana uygun kapasitede olmasına, yakıt tüketimine ve elbette kalitesine dikkat etmek gerekiyor.


ŞÖMİNELER

Eskiden içerisinde ateş yakılarak ısınmayı sağlayan ve ocak gibi çalışan şömineler artık odunlunun yanı sıra doğalgazlı, likit gazlı ve elektrikli de olabiliyor. Yeni nesil şömineler, artık sadece bulundukları odayı değil, diğer odaları da ısıtabilecek teknik güce sahip. Yaşam alanlarının dekorasyonunu görünümleriyle destekleyen şömineler de ısıtma elemanı olarak tercih ediliyor.


Şömine alırken; ürünün ölçülerine, materyaline, türüne, montajına ve kullanım kolaylıklarına mutlaka dikkat etmek gerekiyor.


YERDEN ISITMA

Uygulandığı mekanlarda ek bir ısı ve ses yalıtımı da sağlayan yerden ısıtma sistemleri, ayrıca mikroorganizmaların kuru zeminde üreyememesi nedeniyle daha sağlıklı bir ortam sağlar. Bu nedenle hastane, kreş gibi mekanlarda özellikle tavsiye edilmektedir.

Bu sistemin enerji tasarrufu, mimari ve uygulama avantajları vardır. Çevreci enerji kaynaklarının kullanımına da imkan verir. Ancak inşası bitmiş alanlarda uygulanması durumunda zaman kaybı ve ek bir maliyet getirmekte. Sistemin uygulamasında, iyi bir teknik hesaplama ve döşeme altında kullanılacak malzemenin kalitesi dikkat edilmesi gereken unsurlardan.

KLİMA

Adı serinliği çağrıştırsa da, dış ortam sıcaklığının -15 derecenin altına düşmediği bölgelerde, iyi bir izolasyon ve mekana uygun seçilmiş, kaliteli ve şık bir ürünle ısınmak mümkün. Ürünün teknik özellikleri, enerji sarfiyatı, servis ve garanti imkanları titizlikle incelenmeli. Klima tercihinde mutlaka doğru bir yönlendirmeye ihtiyaç var.


IŞIKLA ISITMA

Daha çok geniş ve açık mekanların ısıtılmasında kullanılan teknolojik ürünlerdir; infrared ve radyan ısıtıcılar. Elektrik enerjisiyle çalışan bu ısıtıcılar, ısıyı ışıkla taşıyarak, geçtiği havayı ısıtmaksı-zın, öncelikle ortamdaki insan veya objeleri ısıtıyorlar. Hızlı bir ısınma sağladığı için evlerde noktasal ısıtmalarda, hava akımı olan açık ya da geniş alanlarda da genel ısıtma amaçlı kullanılabilir. Bu tip ürünlerde de yüksek kalite ve iyi bir teknik destek gerekli.

TERMAL ÇEVRELEME-KUŞATMA İLE ISITMA

İki farklı şekilde uygulanabilen bu sistemde, ısıtma; elektrik enerjisi ile çalışan ve mekanların zemin ile yan duvarların birleşme noktasına, duvar boyunca bir süpürgelik gibi monte edilen ısıtma panelleriyle veya doğalgaz, mazot vb. enerji kaynakları kullanan ve mekanlarda herhangi bir kalorifer borusu görünmeksizin duvarlara monte edilen, dilediğiniz renkte de olabilen paneller ile yapılabiliyor.

Sistemin en önemli avantajları; Bu sistem ile zeminler ve duvarlar bile sıcacık olurken, duvarların nem barındırmamasıyla daha az ev akarı oluşuyor. Mekanların dekorasyonunda radyatör ve radyatör boruları gibi engelleyici unsurlar ortadan kalkıyor. Ayrıca homojen ısı dağılımı, %25 ısı tasarrufu, hızlı ve kolay montaj avantajları sunuyor.


Binaların dış cephesine uygulanacak izolasyon ve kaplamalar ile ilgili bir çok alternatif bulunmaktadır. Bunlardan en çok uygulanan sistem ise mantolama, PVC siding ve ahşap kaplamadır. Her üç sistemde de kullanılan ana malzeme ise yüksek yoğunlukta straforlar. Sistemlerden ısı yalıtımını en yüksek oranda sağlayabilen ise ahşap kaplamadır. İçinde ısı yalıtım levhası bulunan ahşap cephe kaplama sisteminde sağlanan ısı tasarrufu ortalama %70 olurken, sistemin estetik görünümlü oluşu ye kullanım kolaylığı tercih nedenlerini arttırıcı özelliklerden. Üç ayrı dış cephe kaplama sisteminin özellikleri ise özetle şöyledir.

Mantolama Sistemi


Çeşitli kalınlıklarda 30-35 kg /m3 yoğunluğunda yüksek yoğunluklu stroforların (XPS) dış cepheye kaplanması ile oluşturulan ısı yalıtım sistemidir. Binanın dış cephesi mantolama yapıldıktan sonra ortalama %50 ısı tasarrufu sağlamaktadır.

Siding Sistemi

Binaların dış cephesinde kullanılan içinde ısı yalıtım levhası bulunan PVC cephe kaplama sistemidir. Binanın dış cephesi siding yapıldıktan sonra ortalama %50 ısı tasarrufu sağlamaktadır. Tüm yardımcı aksesuarları da PVC olup her türlü detayı çözebilecek aksesuarlara sahiptir. Siding dış cephe kaplaması, mantolama sistemindeki gibi boya gerektirmez, fakat sonraki yıllarda renk değiştirilmesi, boyanması mümkün değildir.

Ahşap Dış Cephe Kaplaması

Binaların dış cephesinde kullanılan içinde ısı yalıtım levhası bulunan ahşap cephe kaplama sistemi, sağladığı %70 ısı tasarrufuyla en sağlıklı kaplama sistemidir. Ağaç liflerinin 220 derece sıcaklıkta beş kat preslenmesiyle üretilen 25 yıl garantili sistem, 15 yıl da boya garantisi sunuyor. Renk seçenekleri olan; su, yağmur ve rüzgardan etkilenmeyen ahşap dış cephe panelleri, akrilik su bazlı herhangi bir boya ile istenilen renge boyanabilir.

darsane.com


İnsanoğlunun barınma ihtiyacı gereği ortaya çıkan “yapı”, sektörün gelişimine paralel olarak yapı elemanlarının artmasına da neden oluyor.

Anadolu’da mimarlığın doğuşunun simgesi olarak kabul edilen Megaron, bir kapı ve dört duvarın oluşturduğu en basit mekanı simgelerken, günümüzde yapı ve yapı elemanlarını tariflendirmek giderek zorlaşıyor. Yapı için kısaca kullanılan barınma ihtiyacı tanımı artık güvenilirlik, fonksiyonellik, estetik, ekonomik ve çevreci unsurları da içine alıyor. Öyle ki, sayısız iş kaleminin yer aldığı inşaat sektöründe, artık akıllı binalardan bile söz edebiliyoruz. Sektörde temelden çatıya, duvar kaplamasından bahçe düzenlemesine kadar her iş kaleminde sayısız alternatif alıcı buluyor.

Aydınlatma

Bir mekanın yüklendiği işlev için ihtiyaç duyulan aydınlık düzeyinin sağlanmasıdır. Gün ışığından faydalanılarak yapılan aydınlatmaya doğal aydınlatma, bunun yeterli olmadığı ya da doğrudan gün ışığının kullanılmasının uygun olmadığı özel mekanlarda (müzeler, sanat galerileri vb.) yapılan aydınlatmaya da yapay aydınlatma denir.

Seçilen aydınlatma armatürlerinin amacına uygun olması, insanı rahatsız etmeyen, mekanda gerçekleştirilecek eylemlere uygun olması, enerji performansının yüksek olması yani elektrik enerjisinin büyük bölümünü ışığa çevirmesi önemlidir. Çünkü bir kısım enerji, ısı enerjisine dönüşerek kaybolur ya da mekanda olumsuz etki yaratır.

Kapı-Eşik


Genellikle yapılarda iç mekan ile dış mekan arasında veya iki iç mekan arasında fiziksel ilişkinin kurulması için bırakılan duvar boşluklarıdır. Kapının ait bölgesinde içeri su girmesini engellemek amacı ile yapılan elemana eşik denir. Kapılar bulundukları mekana göre, dış, iç, endüstriyel kapılar, bahçe/otopark kapıları vb. çeşitlere ayrılır.

Bahçe/Peyzaj


Bina ve yakın çevresinde yapılan tasarımı destekleyen özel temalı bitki, su, yol, dış mekan aydınlatma, arazi düzenlemesi vb. işlemlerdir. Bir mimarlık uzmanlık alanıdır.

Zemin Kaplamaları


Mekanların özelliklerine göre zeminlerinde yapılan ahşap, seramik, pişmiş toprak (taban tuğlası), vinil, halı, doğal taş (mermer, granit) gibi kaplama çeşitleri vardır.

Temel

Perde ve kolon gibi düşey taşıyıcılardan gelen yükleri, zemine güvenle aktarabilmek için oluşturulan yapı elemanlarıdır. Temeller üzerine gelen yüke, yükü aktaran taşıyıcı elemana (duvar, kolon vb.) ve zemin türüne bağlı olarak çeşitli biçimlerde oluşturulabilir.

Duvar

Duvar, ana, antika, kalkan, diyafram, isitinat gib farklı teknik ve özellikte çeşitlilik içerir. Ahşap ve benzeri gereçlerle yapılıp kolayca sökülebilenlerine ise bölme denir. Yığma ve prefabrik olarak çeşitleri vardır.

Prefabrike/Prefabrikasyon


Yapıların tamamen bulunduğu arazide (şantiyede) üretilmeyip, fabrikada önceden tüm parçalarının üretilerek, şantiyede yalnızca kısa sürede montaj işlemlerinin gerçekleştirildiği yapım sistemleridir. Bu sistemlerde, üretim, taşıma, montaj, depolama, tasarım sorunlarının çözülmüş olması gerekir.

Sıhhi Tesisat


Yapılarda temiz su ihtiyacını karşılamak ve pis suyun yapıdan atılmasını sağlamak için oluşturulan borulama sistemidir.Her yapının sıhhi tesisatı, üç temel işlevi karşılamalıdır. Besin tüketimine (yemek pişirmek, içmek) yönelik ve günlük tüketimde kullanılan (çamaşır, bulaşık ve temizlenmek) suyun sağlanması, konut içinde kullanılmak üzere dağıtılması ve pis suyun boşaltılması.

Elektrik Tesisatı


Yapılarda kuvvetli akım (220 volt vb.) ve zayıf akım (telefon, internet vb) gibi makineler ve elektrikle çalışan cihazlar için ihtiyaç duyulan elektrik enerjisinin karşılanması, yangın ihbar sistemleri, aydınlatma, paratoner, ihtiyacını karşılamak için oluşturulan kablolama sistemi.

Pencere

Yapılarda iç mekan ile dış mekan arasında görsel ilişkinin kurulması, kontrollü ışık, hava geçişi için bırakılan duvar boşluklarıdır. Pencerenin alt bölgesinde içeri su girmesini engellemek amacı ile yapılan eleman ise denizliktir. Pencereden beklenen görevle kontrollü ışık ve hava geçişi, uygun görüşün sağlanmasıdır. Kontrol edilmesi istenenler ise güneş, ısı, yağmur, kar, koku, gürültü, böcek, ve güvenliktir.

Çatı

Yapıların üstüne akıntılı bir tarzda örtecek malzemeyi taşımak üzere yapılan, çoğu ahşap veya maden iskelet olan çatılar: Dış biçimlerine göre (beşik, kırma vb.), eğilimlerine göre (düz, eğimli), konstrüksiyonlarına göre (oturma, asma) gruplara ayrılırlar.

Baca

Temiz hava ihtiyacı, kirli havanın atılması (mutfak vb.), yanma nedeniyle zehirli gaz çıkışı, tesisatın geçirilmesi, çöp çıkışı, çamaşır çıkışı vb. için ihtiyaç duyulan düşey boşluklardır. Yanma nedeniyle zehirli gaz çıkışı için yapılan bacalar, insan

sağlığını doğrudan etkilediği için önemlidir.

Ankastre sözcüğü dilimize Fransızca’dan türemiştir ve “bir oyuğa, yuvaya yerleştirilmiş” anlamında kullanılır. Bu sözcük, farklı meslek kolları için ayrı anımsatmalar yaratır. Örneğin elektrikçiler için ankastre sözcüğü gömme tesisatı hatırlatırken, mimarlık alanında bu terim akla hemen mutfağı ve mutfakta kullanılan cihazları getirir. Görüntü hemen netleşir; krom yada krom satina görüntülü, kendileri için mutfakta yada mutfak dolabında bırakılan boşluklara yerleşen ön görüntüsünün şık denebilecek şekilde tasarlandığı diğer solo cihazlara nazaran çok daha pahalı, pişirme ve soğutma cihazları.

Ne hikmetse bu mutfak cihazları aynı özelliklere sahip aynı markanın ürünü olmalarına rağmen, anlamsız bir şekilde, pahalıdır. (Bakınız: tüm yerli ve ithal markalar)

Dilerseniz bu cihazları birlikte kıyaslayalım; solo ve ankastre cihazlar aynı markanın aynı özelliklerini taşıyorlar ise; ankastre olanı solo cihaza oranla ciddi pahalıdır.

Yapımında daha fazla malzeme kullanılmamıştır.
Farklı ve ekstra özellikler sahip değildir.
Solo cihazlara göre boyutsal olarak daha küçüktür.
Daha az enerji harcamazlar.
Her ikisi de estetik kaygıyla üretilmiştir.
Her ikisi de bulundukları mutfağa prestij katarlar. (Pahalı olduğu için ankastre cihazlı olan daha fazla prestij katar.)
Aynı ustalar tarafından, aynı üretim hattında, aynı kalitedeki malzemelerle, aynı zamanda üretilirler. (Çin malları hariç.)
Aynı arabalarla aynı şehire ayrı mağazalara gönderilirler (Ankastre olanı genel¬likle mutlak mağazalarına, solo olanı ise diğer mağazalara gönderilir.)
İşte tüm bu üstün özellikleri nedeniyle ankastre cihazlar pahalıdır. Mutfakların ayrılmaz bir parçasıdır, estetik güzellik her zaman ankastreyi ayrıcalıklı kılacaktır, özellikle hazır mutfak sektörünün gelişmesi ve sektörden aldığı payın artması, bu sektördeki oyuncuların iştahını daha da kabartacaktır. Son günlerde ankastre ürünleri ve cihazları lüx tüketim kapsamına sokmayı hedefleyen büyüklerimizin de gayretiyle ürünün üzerindeki katma değer daha da çoğalacak, fiyatının daha da ulaşılmaz seviyeye gelmesiyle birlikte mutfaklarımıza sağladığı prestij katlanarak artacaktır. Ankastre demek prestij demektir.

Mehmet Aksöz – Anadolu Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İç Mimarlık Bölümü, Öğretim Görevlisi

Konforum